Andersen Masalları I-II

Andersen Masalları yazarı olan Hans Christian Andersen bu kitabını çocuklar için yazmıştır. Kitabın yazım maksadı çocuklara ve kitap alışkanlığı olmayan gençlere kitap okuma alışkanlığını kazandırmaktır. Hans Christian Andersen bu kitabında sadece okuma alışkanlığı kazandırmakla kalmıyor ayrıca okuyucunun bilgi hazinelerini geliştirmek için kısa ve öz mesajlar vermiştir. Hans Christian Andersen ayrıca yazdığı masallarda okuyucunun hemen anlayamayacağı göndermeler de yerleştirmiştir.

Hans Christian Andersen, Danimarka’nın Odense kentinde 1805 yılında hayata gözlerini açmıştır. Fakir ve ezilmiş bir mahallede hayata gözlerini açan Hans Christian Andersen yaşadığı dönemin katı sınıf yapısını aşmak için zorlu bir savaş vermiştir. Hans Christian Andersen 1828’de girmiş olduğu Kopenhag Üniversitesinde henüz ilk yılında önemli bir eser olarak gösterilen 1828 ve 1929 Yıllarında Holmen Kanalından Amager Adası’nın Doğu Ucuna Bir Yürüyüş adlı eserini yayınlamıştır. Alman bir yazar olan E.T.A Hoffman’ın kullanmış olduğu tarzda yazılan bu eser, düşsel masal olmasına rağmen kısa bir zamanda başarıya ulaşmıştır.

Hans Christian Andersen oyunlar ve romanlar da yazmış olmasına rağmen, genellikle halk efsanelerine dayanarak yazmış olduğu masallarıyla ünlenmiştir. Kendine özgü masal anlatımına sahip olan yazarımız masal yazımına bir yenilik getirmiştir. Yaşadığı dönemin edebiyat geleneğini kırmış, gündelik dilde deyimler ve kalıplar kullanmıştır. Hans Christian Andersen’ın yazmış olduğu masallar dünya edebiyat tarihinde en çok çevirisi yapılan yapıtlar arasına girmiştir. Yazarımız Hans Christian Andersen 1875 yılında Danimarka’nın başkenti olan Kopenhag’da hayata gözlerini yummuştur.

Andersen Masalları I-II Özeti

Andersen Masalları özeti yapacak olursak kitaplarda ki en çok beğenilen masalların özetini yeterli olacaktır. Çünkü masallarda her ne kadar konular farklı olsa da aynı ana fikre sahip olan masallar da bulunuyor.

  • PRENSES VE BEZELYE TANESİ:Günlerin birinde çok rüzgârlı ve sağanak yağış olan bir gündü. Tepenin yüceliklerindeki çok güzel ve çok büyük bir şatoda bir kral bir kraliçe ve çok yakışıklı oğulları prens oturmaktadır. Bu yakışıklı prens evlenmek için çok iyi ve ahlaklı bir aile kızı aramaktadır. Çok aramasına rağmen bu istediği kızı bulamamış ve çok büyük üzüntü yaşamıştır. Tam bu durumu babasına anlatmak istediği için yanına gittiğinde aniden kapı çalar. Kapıyı açan kral gördüklerine inanamaz kapıyı çalan dünyalar güzeli bir kızdır ve sırılsıklam olmuştur. Kral bu güzel kızın haline üzülerek hemen içeriye alır, kızı çok beğenen kral ve prens, bu güzel kızı ailelerine dâhil etmek isterler. Fakat kraliçe bu kızın kraliyet ailesine uygun olmadığını düşündüğü için güzeller güzeli kızın yatağının altına bezelye tanesi koyar. Sabah güzel kızın odasına giden kraliçe ona rahat edip edemediğini sorar ve güzel kız bunun üzerine pek rahat edemediğini söyleyince kraliçe ancak bir prenses bundan rahatsız olurdu diyerek prens ile evlenmesine razı olur.
  • KİBRİTÇİ KIZ:

Sıradan bir noel arifesinde sokaklarda herkes noelin gelişini kutlarken köşede bu noeli kutlayan insanları izleyen bir kibritçi küçük kız varmış. Küçük kızın ailesi öz ailesi değildir ve maddi durumu kötü olduğu için ailesine yardım etmek ve geçimini sağlayabilmek için sokaklarda dolaşıp kibrit satmaktadır. Noel zamanı olmasına rağmen ve yardıma muhtaç bir kız olmasına rağmen kimse kibritçi kızdan kibrit almamıştır. Hava çok soğuk olduğu için kız ara sokakta beklemeye karar verir fakat yine de ısınamaz ve kibrit yakarak ısınmak ister ve bir kibrit yakar. Küçük kız çaresizce tüm kibritlerini ısınmak için yakar ve bunu son kibritte fark etmiştir ve büyük bir korkuya kapılır. Çünkü üvey ailesinden çok korkmaktadır, bu korku ile dua etmeye başlayan kızı üzerine kar yağmaya başlar ve kızın donup kaskatı kalmasını sağlar. Oracıkta can veren küçük kız, ölürken daha önce ölmüş olan annesini siluetini görür ve onun yanına sığınır. Yağan karlar kibritçi kızın üstünü örter ve kız donarak can verir. Büyükannesi gelerek küçük kibritçi kıza gülümseyerek elini uzatır.

Andersen Masalları I-II Konusu

Andersan Masalları konusu hakkında konuşacak olursak bu masallarda verilmek istenen sosyal mesajlar oldukça fazladır. Aslında bakacak olursa küçüklerin okuması tavsiye edilen bu kitapları büyük küçük demeden herkesin okuması gerekmektedir. Bu masallar bize birer hayat dersi verirler ve her masalın sonunda çok güzel nasihatler ediniriz. Bu masallarda dostluk, yardımlaşma, fakirlik gibi birçok unsur çocukların kalbine dokunur ve Andersan masalları çocukların hayatında önemli bir yere sahip olur.

Masallarda en çok beğenilen ve masalların kendine has özelliği olan sade, akıcı bir dil ile kaleme alınmış olmasıdır diyebiliriz. Masallarda birçok konu işlenmiş ve bu konular hep okuyucuyu etkilemiştir. Bize soracak olursanız özelikle Kibritçi Kız hikâyesi hüzünlendiren sonu ile çok güzel sosyal mesajlar içermektedir ve okuyucuyu derinden sarsmaktadır.

Andersen Masalları I-II İncelemesi

Andersan Masalları inceleme altına alırsa bu kitap çocuk kitapları raflarında yerini alsa da günümüzde hala ününü koruyarak büyük küçük herkesin okuduğu bir kitap olmayı başarmıştır. Andersan Masalları başlığı altına toplanmış pek çok hikâye bulunduran bu eser birçok kişi tarafından başucu kitabı haline gelmiştir. Eğer masal seven bir kitap kurdu iseniz bu kitabı kesinlikle okumalısınız. İçindeki hikâyelerin çoğu zaten mutlaka çoğu kişinin duyduğu halk arasından sevilen öykülerdir. Bu masallar oldukça güzel ana fikirleri olan ve oldukça iyi mesajlar içeren kitaplar olarak okuyucuların beğenisine sunulmuştur.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir