Şah ve Sultan romanı, 2010 yılında yazar İskender Pala tarafından yayımlanmış bir romandır. Roman, mezheplerin itişmelerinden getirdiği değişik konuları ele alıyor. Şah ve Sultan romanı basıldığı yılın en çok ilgi gören romanı olmaya hak kazanmıştır.
Kitabın Konusu
Bu kitap Sultan Selim ile Şah İsmail arasında geçiyor. Onlarınki aslında kavuşamayan bir kara sevdadır. Aralarında her daim savaşırlar ve bu sadece gerçek anlamda savaş demek değildir. Her konuda bu ikilinin fikirleri çatışıyordur. Üstelik bu hikayede sürekli birbirlerine yolladıkları mektuplar da yer alıyor. Mektuplar zamanla mektup olmaktan çıkıp bir hakaret yollama aracı olmuştur. Daha sonra bu mektuplaşmaya son vermek isteyerek aralarında Çaldıran Savaşı’nı yapmaya karar kılarlar. Savaşta Sultan Selim Şah İsmail’i açık ara farkla yenmiştir.
Kitabın Karakter İncelemesi
Sultan Selim: Akıllı, yiğit ve dediğini yaptıran bir sultan.
Şah İsmail: Önceleri Şeyhlik yaparken birden Şah olmaya karar vermiştir.
Taçlı: Güzelliğiyle herkesin hayran kaldığı çok muazzam bir kadındır.
Kamber Can: Annesi babası olmayan temiz yürekli bir çocuktur.
Can Hüseyin: Kardeşini bir hiç uğruna öldüren ve bundan son derece pişmanlık duyan bir kişidir.
Can Hasan: Kardeşi tarafından savaş esnasında öldürülen karakterdir.
Kitap Özeti
İskender Pala’nın bu eserinde Kızılbaşların şahı ile Osmanlının sultanı Yavuz arasında yaşanan hadiselerden bahsediliyor. Kitapta ilk olarak Kamber adındaki bir çocuk ele alınıyor. Kamber ismindeki bu çocuk Babaydar adlı birinin yanında yaşıyor. Babaydar her ne kadar anne ve babasının yerine geçemese de Kamber’i en iyi şekilde besleyip büyütmüştü. Kamber her ne kadar gerçek ailesini merak etse de ona bir türlü soramamıştır. Babaydar günlerden bir gün ilk defa ona eğitici dersler vermiştir. Çocuğa küçüklüğünden beridir hep babacım diye seslenirdi. Babaydar Kamber’e Kızılbaşların ne olduğunu anlatarak onlar hakkında bilgiler vermeye başladı. Bu olaydan sonra Kamber onlar tarafından alı koyuluyor. Alı koyulduğu yerde Hasan Aka adında biriyle arkadaşlık yapıyor. Çocuk hiçbir zaman onu neden alı koyduklarını idrak edememiştir.
İskender Pala Hayatı
İskender Pala, 8 Haziran 1958 tarihinde Uşak’ta dünyaya geldi. İlkokulu Uşak’ta, liseyi Kütahya’da ve üniversiteyi de İstanbul’da okudu. Üniversitede Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü tercihlerine yazarak kazandı ve okulunu bitirip diplomasını eline almayı başardı. Ardından gösterdiği üstün başarılar sayesinde doktor, doçent ve profesör olarak hayatına dair önemli imzalar attı. Evlenip dünya evine giren yazarın üç tane de çocuğu vardır.
İskender Pala Eserleri
– Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü
– Kronolojik Divan Şiiri Antolojisi
– Akademik Divan Şiiri Araştırmaları
– Divan Edebiyatı
– Atasözleri Sözlüğü
– Müstesna Güzeller
– Şairlerin Dilinden
– Aşina Güzeller
– Ah Mine’l-Aşk
– Efsane Güzeller
– Kudemanın Kırk Atlısı
– Kırklar Meclisi
– Şiirler Şairler Meclisler
– Şi’r-i Kadim
– Ve Gazel Yeniden
– Perişan Gazeller
– Perişan Güzeller
– İki Dirhem Bir Çekirdek
– Ayine
– Gözgü
– Tavan Arası
– Kahve Molası
– Güldeste
– Gül Şiirleri
– Hayriyye
– Hilye-i Saadet
– Babil’de Ölüm İstanbul’da Aşk
– Kadılar Kitabı
– Kırk Güzeller Çeşmesi
– Kitab-ı Aşk
– Kırk Ambar
– Mir’at
– Leyla ile Mecnun
– Dört Güzeller
– Katre-i Matem
– Mevlid
– Şah ve Sultan (2010)
– Kurtların Efendisi
– Od (Bir Yunus romanı) (2011)
– Efsane Bir Barbaros Romanı (2013)
– Mihmandar (Bir Eyüp Sultan Romanı)
ALDIĞI ÖDÜLLER
– 1989 Türkiye Yazarlar Birliği dil ödülü
– 1989 (Ansiklopedik Divân Şiiri Sözlüğü)
– AKDTYK Türk Dil Kurumu ödülü, 1990
– Türkiye Yazarlar Birliği inceleme ödülü, 1996
– Aydınlar Ocağı Kayseri Şb. Yılın Edebiyat Adamı ödülü, 2001
– YTB Uşak Halk Kahramanı ödülü, 2001
– 2003 Türk – Eğitim-Sen, Türkiye Yazarlar Birliği, Polis Akademisi ve Emniyet Teşkilatı “Yılın Romanı Ödülü”
– Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü 2013