Ahmet Mithat Efendi 1844 yılında İstanbul’da dünyaya gelmiş olup, yine 28 Aralık 1912’ de İstanbul’da vefat etmiştir. Babasını takriben 6/7 yaşlarında kaybedince, Vidin’ de kaza müdürü olarak görev yapan ağabeyinin yanına götürüldü. İlk Öğretim Okuluna burada başladı. Fakat ağabeyi görevi gereği İstanbul’a dönünce, Tophane Sıbyan Mektebinde öğrenimine devam etti. Daha sonraki yıllarda ağabeyinin Niş’e ataması yapılınca onunla birlikte, Niş Rüştiyesinde okuma fırsatı bularak Orta Öğrenimini tamamlamıştır. Tuna Vilayeti Mektebi Kaleminde 1863 yılında memuriyete başlamıştır.
Ahmet Mithat Efendi Şark kültürü ile ilgili çalışmalarıyla birlikte Arapça Fransızca ve Farsça dersi aldığı bu yıllarda ‘’Tuna’’ gazetesinde yazılar yazıyordu. Nihayetinde yayınlanan yazıları ve çabası Tuna Valisi Mithat Paşa’nın ilgisini çekti. Ona kendi ismi olan Mithat adını verdi. Kendisini Sandık Eminliği görevine getirdi. 1869 yılında Bağdat Valiliğine atanınca Paşa, değer verdiği Sandık Eminini yanında götürdü.
Ahmet Mithat Efendi Vilayete bağlı ‘’Zevra’’ adlı gazetenin yayımına devam ederken ilk kitaplarını çıkardı. Hâce-i Evvel ve Kıssa’dan Hisse’yi çıkardı. Başarılı kariyeri devam ederken, burada ağabeyini kaybetti. 1871 yılında onun vefatıyla birlikte ailesini yanına alarak İstanbul’a döndü. Ve ailesinin nafakasını kazanmak üzere, evinde basımevi kurarak, yayıncılığa devam etti. Aynı zamanda Ceride-i Askeriyye ve Basiret gazetelerine makaleler yazdı. Bu dönemde Türk Edebiyatı’nın İlk hikâye derlemelerinden olan ‘’Letaif-i Rivayet’’ adlı eseri çıkarmıştır.
‘’Dağarcık ve Kırk Ambar’’ dergileri ile ‘’Devir ve Bedir’’ gazeteleri 1873 – 1876 yıllarında yayınlandı. Bu süreçte Namık Kemal ile karşılaştı ve tanıştı. Yayınladığı ‘’ İbret ‘’ gazetesinin daimi yazarı olarak göreve başladı. Dönemin liderlerinden Abdülaziz’in, Meşrutiyet yönetimini savunan aydınları sindirmek gibi bir özelliği vardı. Dolayısıyla Dağarcık dergisinde bir inceleme yazısında yayımlanan darvinizm yazısının dinsizliği savunan bir düşünce olduğu kabul edilip yazar, Rodos’a sürgün edilmiştir.
Ahmet Mithat Efendi Abdülaziz’in vefat etmesi, 5. Murat’ın padişah olması ile beraber aftan yararlanarak İstanbul’a geri döndü. Sürgün yıllarına kadar ki dönemi ve sonrasını anlattığı ‘’Menfa’’ adlı eserinde Osmanlı’nın değişen yönetim tarzını eleştirmiş, ‘’Üssü İnkılap’’ adlı eseriyle dönemin padişahı 2. Abdülhamit’i överek kendisinin takdirlerini kazanmıştır.
Ahmet Mithat Efendi 1878 de basmaya başladığı Tercüman-ı Hakikat gazetesi yayını Osmanlı basın geçmişinin en uzun yayıncılığıdır. Yazar, 2. Meşrutiyetin ilanıyla birlikte emeklilik döneminde Darülfünun’ da tarih ve felsefe eğitmenliği yapmış, ilerleyen zamanda Darüşşafaka’ ya geçmiştir. Öğretmenlik vazifesi devam ederken de hayata gözlerini kapatmıştır.
Ahmet Mithat Edebi Şahsiyeti
Roman ve hikâye dalında pek çok eser vermiş olan yazar, modern ve sade bir üslup kullanarak eserlerini tamamlamıştır. Aynı zamanda Ahmet Mithat Efendi çıkardığı gazeteler ile edebiyat dünyasında oldukça bilinen bir yazar ve yayıncımızdır. Kendisinin bilinen diğer edebi kişiliği hakkında bilgi aşağıda yer almaktadır.
- En önemli yanı Roman ve Hikayecilikte yayınladığı eserleridir.
- Ahbar-ı Asara, Tamim-i Enzar adlı kitaplarında garp roman çeşidinin gelişimi, var olan durumunu, detaylı bir şekilde açıklamıştır.
- Didaktik eserler meydana çıkararak sade bir dille yazdığı yazılarında toplumun dikkatini çekmiştir.
- Eserlerinin sonunda toplumun sosyal edebiyat anlayışına bağdaşması açısından, romanların sonu genellikle iyiler kazanıp, kötülerin kaybetmesiyle sonuçlanır.
- Batı romanlarından çabuk manipüle olduğu için hemen akabinde benzeri eserler veren yazar kendisinden sonra gelen Hüseyin Rahmi Gürpınar’ ada ilham olmuştur.
- Ahmet Mithat Efendi kimi zaman okuyucunun dikkatini istenilen konuya çekmek için ,ona yazılarında seslenerek diyalog kurar.
- Eserlerinde öğretici bir üslup kullanılmıştır.
- Eserlerinde döneminde moda olan romantizm, realizm ve natüralizmin etkisinde kalmıştır.
- 1874-1910 yılları arasında yazdığı romanları Tanzimat’ın ikinci dönemine denk düşmektedir.
- ‘’Dekadanlar’’ tenkid konusunda yazılmış önemli bir eseridir.
- ‘’Müsabaka-i Kalemiyye: İkram-ı Aklam’’ klasikler işlenmiş. Türk Edebiyat dünyasında da bu konu ilk kez ele alınmıştır.
- Gazetecilik ve dergi yayıncılığını birlikte yürütmüştür.
- ‘’Müşehedat’’ natüralist yaklaşımda en önemli eseridir.
- ‘’ Bahtiyarlık’’ adlı eseri kent ve köy yaşamını karşılaştırmış. Köy toplumsal bir unsur olarak işlenmiştir.
- ‘’Jöntürk’’ adlı son eseri 1908 Meşrutiyet yılını anlatır.
Ahmet Mithat Efendi’nin Eserleri
Türk Edebiyat dünyasında sunmuş olduğu eserler incelendiğinde, Ahmet Mithat Efendi romancılığı kendi klasmanında ilklerde yer almaktadır. Bilindik romanlarından bazıları aşağıda sıralandığı gibidir.
Romanları
- Hasan Mellâh yâhud Sır İçinde Esrar
- Dünyaya İkinci Geliş yâhud İstanbul’da Neler Olmuş
- Hüseyin Fellah
- Felatun Bey ile Rakım Efendi
- Karı-Koca Masalı
- Paris’de Bir Türk
- Çengi
- Süleyman Musûlî
- Yeryüzünde Bir Melek
- Henüz On Yedi Yaşında
- Karnaval
- Amiral Bing
- Vah! 1882
- Acâib-i Âlem
- Dürdâne Hanım
- Esrâr-ı Cinâyât
- Cellâd
- Volter Yirmi Yaşında
- Hayret
- Cinli Han
- Çingene
- Demir Bey yâhud İnkişâf-ı Esrâr
- Fennî Bir Roman Yâhud Amerika Doktorları
- Haydut Montari
- Arnavutlar-Solyotlar
- Gürcü Kızı yâhud İntikam
- Nedâmet mi? Heyhât
- Rikalda yâhut Amerika’da Vahşet Âlemi
- Bir Acîbe-i Saydiyye
- Taaffüf
- Gönüllü
- Eski Mektûblar
- Mesâil-i Muğlaka
- Altın Âşıkları
- Hikmet-i Peder
- Jön Türkler
Hikayeleri
- Kıssadan Hisse (1870)
- Letâif-i rivayet
- Suni’fi Zann
- Gençlik
- Esâret
- Teehhül
- Felsefe-i Zenân
- Gönül
- Mihnetkeşân
- Firkat
- Yeniçeriler
- Ölüm Allâhın Emri
- Bir Gerçek Hikâye
Oyunları
- Eyvah
- Açık Baş
- Ahz-ı Sar yahut Avrupa’nın Eski Medeniyeti
- Zuhur-ı Osmaniyan
- Çengi
- Çerkeş Özdenler
- Fürs-i Kadim’de Bir Facia yahut Siyavuş
Dil Kitapları
- Durub-ı Emsal-i Osmaniye Hekimiyatının Ahvalini Tasvif
Tarih
- Kainat
- Üss-i İnkilab
- Tarih-i Umumi
- Mufassal Tarih-i Kurun-ı Cedide
- Tedris-i Tarih-i Edyan
- Tedris-i Tarih-i Umumi
Ruhbilim
- Nevm ve Hâlât-ı Nevm (1881)
- İlhamat ve Tagligat (1885)
İktisat, tarih coğrafya edebiyat ve ziraat alanında pek çok eseri olan yazar, batı kültürünün ilim ve sanatını anlatırken, Osmanlı’nın da ahlak yapısının her daim saklı kalmasını savunmuştur. Genç yazarların yanında yer alırken, dilin yalınlığından hiçbir zaman taviz vermemiştir.