Herkesin duyduğu ve içinde mutlaka bir tane bile olsa masal bildiği Ezop Masalları nedir?’ Şeklinde aklınızda bir takım soru işaretleri olabilir. İşte bu soru işaretlerini dindirmek ve de Ezop Masalları hakkında daha fazla bilgi edinemk için bu yazıyı okumak işinize yarayacaktır. Ezop masalları ya da Ezop fablları olarak halk arasında sürekli anlatılan bu masallar M.Ö. 6. yüzyıl’ da hayatta olduğu bilinen Ezop’un anlattığı masallardır.
Bu masallarda kurgusal olarak ele alacağımız ve zaten fabl olarak anılmasına neden olan; hayvanların, bitkilerin ve cansız varlıkların insanlardan farksız bir şekilde düşünebiliyor ve konuşabiliyor olmasıdır. Bu masallar Tanrılar ve insanları bir araya getiriyor ve aynı zamanda kurgusal olaylar ile yöneticileri eleştiriyor. Bu masaların Jataka Masalları ve Pança-Tantra hayvan masalları ile benzeştiğini görüyoruz. Bu masallara benzeyen, en sevilen, en okunan eserlerden birisi de La Fontaine’dir.
Bu ünlü masallarda adalet, dostluk, doğruluk, bağışlamak, cömertlik, alçakgönüllülük, kanaat, sadakat, kendini bilme gibi değerle yüceltilir, zalimlik, düşmanlık, hainlik, kendini beğenmişlik, cimrilik, aç gözlülük, cahillik, kadir bilmezlik, yalancılık, bencillik gibi duygulara ve davranışlara yer vererek okuyucuya hayat hakkında birçok şey öğretiyor. Hal böyle olunca arama motorlarında ‘ Ezop Masalları oku’ cümlesi sıklıkla karşımıza çıkıyor.
Masalların Geçmişi ve Yayılması
M.Ö 6. Yüzyıl gibi çok eski zamanlarda Eski Yunan’da yaşadığı varsayılan Ezop’un anlattığı masallar Sokrates tarafından da duyulmuş ve söylenenlere göre Sokrates bunları nazım hale dönüştürmüş. M.Ö. 300 yılında Atinalı filozof Demetrios Phalereus tarafından ilk defa bir kâğıda yazıldığı düşünülse de yazılan kâğıda hiçbir şekilde ulaşılamamıştır. M. Ö. I. yüzyılda ozan Gaius İulius Phaedrus Ezop Masallarını Latince ’ye çeviriyor. Dünyanın en tanınır fabl ustası olarak günümüzde de adından övgü ile bahsettiren La Fontaine’in 12 eserinde 238 masal toplamış olup 124’ünde Ezop Masallarından ilham aldığı düşünülmektedir. Ezop Masallarını Türkçeye çeviren yazarlarımızı da merak ediyorsanız bu isimler şöyle sıralanabilir; Nâzım Hikmet, Nurullah Ataç, , Ülkü Tamer, Olcay Göçmen, Türkan Uzel, Orhan Veli Kanık, Sabahattin Eyüboğlu.
Bazı Ezop Masalları
Ezop Masallarından bu kadar bahsetmişken içinde olan, dillerden dillere dolaşan, küçükken birçoğumuzun duyduğu masallarda söz etmesek olmaz. Ezop Masalları içindeki hikâyeler arasında en çok bildiğimiz hikâyelere şöyle bir göz atalım.
- Ağustos Böceği ile Karınca
- Kurt ile Kuzu
- Hırsızlar ve Eşek
- Dişi Köpek ve Arkadaşı
- Tilki ile Üzümler
- Diogenes İle Kel
- Ayı ile Tilki
- Tilki ile Ejderha
- Karga ile Tilki
- Kurt ile Köpek
- Balıkçı ile İrili Ufaklı Balıklar
- Bülbül ile Kırlangıç
İşte bu neredeyse hepimizin küçükken duyduğu, başkalarına anlattığı masalları bundan yüzyıllar öncesinde anlatan Ezop’tan başkası değildir. Bu masallar küçük çocukları hem mutlu eder, hem rahatlatır hem de hayal gücünü genişletir. İçerisinde aynı zamanda çok fazla eleştiri, sosyal mesaj, başkaldırı vardır. Bu masalların vermek istediği ders belki de eseri bu kadar özel kılıyor.
Ezop Masallarının Özellikleri
Ezop fabl adını verdiğimiz hayvanları konuşturan hikâyeleri ile ün kazanmıştır. Bu masallar hayata dair çok fazla nasihat ve ders barındırmakta ve insanları derinden düşündürmektedir. Bu kitapta başlıca kahramanlar ise hayvanlardır diyebiliriz. Ezop masallarından hayvanlar tıpkı insanlar gibi düşünüp konuşabilir ve bu çocukların hayal gücünü genişletir. Anlatılan her masalda bir ders verilir ve bu ders öykünün sonunda öğüt şeklinde özellikle belirtilir.
Bu masalları anlatan ve bundan yüzyıllarca yıl önce yaşayan Ezop hakkında pek bir şey bilinmemektedir. Fabl; hayal gücü geniş, öğretici ve aynı zamanda ders verici olan bir türdür. Bir fabl okuduğunuzda bundan hayata dair bir ders çıkarmamanız ve size hayata dair bir şeyler katmaması imkânsızdır diyebiliriz. Ezop masallarının özellikleri de fabl olduğundan aynen bu şekildedir. Ezop masallarında genellikle yaşanan olayın sonu öyle bi bağlanır ki hem bir sosyal mesaj hem de okuyucuya öğüt verir.
La Fontaine’ye de esin kaynağı olan bu masallar günümüzde hala ününü korumakta ve raflarda en çok okunan kitaplar arasında yerini almaktadır. Fabl tutkunlarının çok sevdiği ve başucu kitabı olarak yanından ayırmadığı bu eseri çocuklar da çok fazla okumakta, etkilenmektedir. Ezop masallarının dünyadaki yöneticilere verdiği mesajlar, başkaldırı ve eleştiri de çoğu okuru tarafından takdir edilmektedir. Yaptığı eleştirileri çok büyük bir ustalık ile alttan alttan vermiştir ve okuyucuya tabiri caizse hayat dersi vermiştir.
Kahramanları hayvanlar olan eserleri ile şöhretin kapılarını kendine açan Ezop’un yaşamı ise tam bir bulmacadır çünkü kendisi yüzyıllar öncesinde yaşamıştır ve hakkında bilinmezlik oldukça fazladır. Bu sebeplerden anlatılanlar kesin olmamak ile birlikte Ezop’un Trakya’da doğduğu söylenmektedir. Ezop bir zamanlar köle olarak yaşamış azat edilmesinin ardından çok fazla gezmiş ve birbirinden farklı yerlere gitmiştir.
Ezop’un yaşamı öylesine karanlıklar ile doludur ki bu sebepten bazı insanlar onun yaşadığını bile düşünmez. Kimileri tarafından ise yaşamış olabilir ama masallar ona ait değildir düşüncesi yankılanır. Kimi insanlar ise bu kadar anlamlı masalları bu kadar zorluk çeken birisi yazabilir şeklinde düşüncelere sahiptir. Ama tam olarak ne olduğu bilinmemektedir. Kesin olarak bilinen bir şey varsa o da insanların bu masallardan birçok ders çıkardığı ve bu masalların insanlara birçok şey kattığıdır.