Gün Olur Asra Bedel romanı yazarın 80’li yıllarda yayınlamış olduğu son eserdir. Bu eserden sonra 2007 yılına kadar yazarlık yapmamıştır. 1980 yılında yayınlanmış olan bu eser geleneklerin korunma çabasını ele almıştır. Gün Olur Asra Bedel kitabı içerisinde kişilerin hayat hikayeleri ile uğraşlarına yer verilmiştir.
Özeti
Gün Olur Asra Bedel kitabındaki ana karakter Yedigey, en yakın arkadaşı olan ve can dostu olarak tanımlayabildiği arkadaşı olan Kazganfap’ın naaşını alır. Ana Beyit’e bir cenaze konvoyu dahilinde can dostuna son bir vefa borcunu ödemek adına bir cenaze töreni ile götürür. Ancak Bu cenaze konvoyunun götürdüğü naaşın götürüldüğü yer olan Ana Beyit’te, Sovyetler birliğinin yönetimi orada bir uzay üssü kurulur. Aynı zamanda destanlara konu olan bir kahraman olan Neyman Ana’nın da mezarlığı da bu Ana Beyit’te bulunur. Neyman Ana bir Kırgız anadır. Mankurt oğlunu kurtarmaya çalışır iken destanlara konu olmuştur. Bu sırada umut duygusu ile korku duygusunu aynı anda yaşar. Bu romanda da bu destan ile bazı destanlar birleşmiş şekilde okuyucuya sunulmuştur. Sarı Öbek adı verilen bozkırlarda yaşamını sürdüren Juan Janlar, Naymanların üzerinde yaşamlarını sürdürdükleri kendi memleket topraklarını işgal ederler. Bunun yanı sıra Juan Juanlar, buralara gelip işgal ettikleri sıralarda buradaki genç insanların başlarına yaş bir şekilde olan deve derilerini geçirirler. Bu deriler güneş ışığına maruz kaldıkça daralır ve iyiden iyiye küçülmeye başlar. Küçülen deri ise gençlerin başlarını sıkıştırdıkça tarifsiz bir acıya maruz kalırlar. Bu işkenceye maruz kalan tutsak gençlerin akıbetleri ya ölüm ile sonuçlanır ya da bilinçlerini kaybettikleri için de Mankurtlaştırılmış olurlar. Bahsi geçen Juan Juanlar insanları tutsak edip onların belleklerini silmek konusunda oldukça başarı göstermiş bir kavimdir. Mankutlaştırılmış olan bütün tutsaklar artık kendilerinin efendileri dışında kimselerin lafını dinlemez, her dediklerini yapar ve başkasını da tanımaz bir durumdadırlar. Bunun yanı sıra tanıdığı bütün insanları unutan bu Mankurtlaşan tutsaklar, aynı zamanda dillerini de kaybederler ve itaat etmenin dışına asla çıkmaz bir hal alırlar. Hayatlarını artık buna adamışlardır.
Gün Olur Asra Bedel romanındaki karakter Yedigey can dostu olan Kazgangap’ı mezarına gömmek istediği yer ve aynı zamanda Neyman Ana’nın da mezarı olan ve uzay üssüne çevrilmiş olan yere, Kazgangap’ın oğlu olan Sabitcan’ı da getirmesi oldukça zor bir hal alır. Sabitcan adındaki Kazganap’ın oğlu bir an önce şehre, evine dönmek ister. Mezarına gömülmek üzere götürülen naaş, cenaze konvoyu ile Ana Beyit adlı yere götürülür iken uzay üssünün girişinde bulunan nöbetçiler bu konvoyu durdurmuşlardır. Bu durdurma konusu buranın askeri bir alan olmasından dolayı olmuştur. Bu sırada çıkan tartışma üzerine oraya o günkü nöbetçi subay gelir ve konuyu çözmek için oraya intikal eder. O günkü nöbetçi subay da bir Kırgızdır. Subayın Kırgız olduğunu öğrenen Yedigey, konuyu çözebileceğine inanır ve nöbetçi subay ile konuşmaya atılır. Bu sırada Kırgız subay, Yedigey’e Rusça konuşmasını söyler. Bu duruma oldukça şaşkın olan Yedigey, neden bu durumda olduğunu subaya sorar ve nöbetçi subay olan Kırgız delikanlı görevde iken Rusça konuşmak zorunda olduğunu anlatır. Bunun üzerine de cenaze konvoyu çaresiz bir biçimde kutsal olan topraklardan uzaklaşmak zorunda kalırlar. Yedigey bu olayın üzerine can dostunun naaşını başka bir yere gömmek zorunda kalır. Fakat Kırgızlara ait olan gelenek ve görenekleri tam olarak yerine getiremeden ve tam olarak idrak edemeyen Yedigey her ne kadar çok rahatsız olsa da cenazeyi başka bir yere tuhaf bir biçimde gömer.
Yazar Hakkında Bilgi
Cengiz Aytmatov 12 Aralık 1928 tarihinde dünyaya gelmiş bir edebiyatçıdır. Yazar Kırgızistan’ın Talas şehrinde doğmuştur. Siyaset ve gazetecilikle de uğraşmış aynı zamanda veteriner olarak da görev yapmıştır. Postmodern tarzda romanlar ele almış ve Altın Yürek Edebiyat Ödülü’ne 2007 yılında layık görülmüştür. Gün Olur Asra Bedel romanı gibi birçok eseri vardır. 2008 yılında Almanya’da yaşamını yitirmiştir.