İrade Terbiyesi Kitap Özeti

Jules Payot tarafından 1894 senesinde yazılmış ve yayınlanmış olan bu değerli eser, tüm dünya tarafından ilgi ve beğeni ile okunmuş ve hala da okunmaya devam ediyor.

Kitabın Konusu

Ülkemizde de pek çok yazar tarafından çok beğenilen ve taktir edilen bu eser, yayınlandığı ilk günden beri çeşitli dillere çevrilmiş ve isteksiz, tembel insanların bu huylarından kurtulmak için okuyabileceği bir kitap olarak tasarlanmıştır. Kitap özellikle gençlere ve zihnini kullanarak çalışanlara yazılmış gibidir. Fransız profesör Jules Payol kendi hayatından izler taşıdığı bu esere son derece örnek vermiş ve eserde yine başka ünlü düşünürlerin tespitlerine de yer vermiştir. İnsanın sahip olduğu zayıf iradesi ile nasıl başa çıkabileceği konusunda gerekli bilgilerin anlatıldığı bu eser ülkemizde de çok rağbet görmüştür. Mutlaka okunması gereken bu kitap, geç yaşlarda keşfedenlerin mutlaka erken yaşta okuması gerektiği bir eser olduğu söyleniyor.

Kitabın Özeti

Başarısızlığın sebeplerinden biri olan irade zayıflığı, her insanın bünyesinde bulunur. İnsanlar ne yazık ki, çabalamaktan hoşlanmaz ve devamlı çaba gerektiren şeylerden de kaçarlar. İnsan kararlı bir iradeye sahip olmak istiyorsa daima ama daima kuvvetli çaba göstermelidir. Gençliğin ilk yıllarında düzenli bir şekilde bireye zorluk verebilir, fakat zamanla verilen bu çaba bir alışkanlık ve süreklilik haline gererek yormaktan çok zevk alma işine dönmeye başlar. Geçmişten günümüze değin, gençlerin en büyük problemi isteksizlik ve uyuşukluktur. Ne yazık ki çaba göstermeden mutluluk elde edilmez ve her mutluluk az da olsa muhakkak çaba görmek ister. Belli aralıklar ile bile olsa yapacağınız devamlı çalışmalarınız bile son derece kıymetlidir. Tembel bireyler ise anlık göstermiş olduğu çabalar sonrasında uzun uzun dinlenir, bu durum çok yanlıştır.  Belirleyeceğiniz hedefler doğrultusunda düzenli ve sürekli bir çalışma elde edebilirsiniz. Göstermiş olduğunuz çabanın çokluğundan çok, amaca yönelik olması iradeyi belirler. Burada nicelikten çok, nitelik önemlidir yani; zihinde meydana gelen tembellik ne yazık ki, öğrenme mekanizmasını da son derece yavaşlatır. Gayret ediyor oluşunuz amacı, devamlı ve düzenlilik gerektiren bir biçimde çabalamaktır. Kendimize belirlemiş olduğumuz günlük sorumlulukları yerine getirebilmemiz idaremize hakim olabilmemizi sağlar. Bununla beraber, düzenli olarak günlük sarf etmiş olduğunuz çabalarınız size zamanla alışkanlık kazandıracaktır. Nasıl ki bir duygu ya da düşüncenin içinizde canlanması ve yer edinebilmesi samimilik kazanması sürekli olması ve bunu tekrar etmesi ile gerçekleşiyorsa, iradenizi güçlendirebilmeniz de daima emek vererek çaba göstermeniz ile elde edilebilir.  Birey olarak, iradeniz üzerinde kuvvetli bir hakimiyet elde edebilmek için, mutlaka yaşamınıza dair planlarınızın olması ve bu planlarınızı da hayata geçiriyor olmanız gerekiyor. Tembelliğin doğurduğu bazı sebepler yüzünden birey, kendini salar ve ahlaki açıdan da son derece korunaksız bir hale gelir. İnsanın gözünün kör olmasına yol açan ihtiras, beyninin de kararmasına yol açtığı gibi insanı mahveder. Tüm bunları yapan ihtiras insanlığımızı elimizden alırken, benliğimizi ve gururumuzu da kaybetmemizi sağlar. İhtirasınıza son vermezseniz eğer, bu şekilde bir hayvana dönüşerek yaşamınızı sürdürmeye devam edersiniz. Tembel olmamızı sağlayan her türlü psikolojik durum bizi etkisi altına alır ve içinden çıkılmaz durumlara getirir. Bunun tam tersi yönde çalışmasını sağladığınız güçler ise bize son derece yarar sağlar. Yaşamınızın ilerlemesi ile beraber sevgi ve mutluluğu artırabilmek sizin elinizdedir. Ne kadar çok başarı elde etmek istersek, o kadar çok da çaba göstermek zorundayızdır. Başarı kendiliğinden gelebilecek bir durum değildir, onu ancak çabalarımız sayesinde yakalayabiliriz. Kontrolü kolay olan durumlar ile baş ederek işinizi daha da kolaylaştırabileceğinizi söylemek mümkün. Uyuduğunuz uykuyu mutlaka dengelemeniz, yorgun düşünce oyalanmak yerine direkt uyumanız ve sabah uyandığınız ilk anda tekrar geri yatmadan kalkmanız gerekmektedir. Sabah uyandığınız vakit, sizi tekrar uykuya itebilecek rahatlığa sahip olan yataklardan kaçınmanızda fayda var. Özellikle öğrenci olan bireyler yediği ve içtiklerine son derece dikkat etmeleri ve yağlı, aşırı etki yiyeceklerden uzak durması gerektiğini de biliyor olmalılardır. Havanın temiz olduğu yerlerde bol bol vakit geçirmeye özen göstermeli ve uzun süren oturma pozisyonlarından mutlaka kaçınılmalıdır. Bulunduğunuz mekânı sık sık havalandırmanız da büyük önem teşkil eder. Hayatınıza alacağınız insanlara son derece dikkat etmenizde de büyük fayda var. Zamanınızı düzgün bir şekilde planlar ve zamanınızın boşa gitmesini engellerseniz, zamanın yetersiz olduğundan yakınmazsınız. Uyuşukluğun zihinde bittiğini unutmamak gerekir, sabah uyandığınız ilk anda uyku halinden hemen kurtulup zinde kalmak için kendinize gelmeye çalışırsanız, zihniniz derhal açılır ve enerjik bir gün geçirebilirsiniz. Öbür türlü yataktan çıkmadan biraz daha uyumanız sizi tembelleştirerek uyuşuk bir hale getirecektir. İnsanlar bu konuda tam olarak ikiye ayrılır;

  • Hayatını ciddiye alan, istekli ve ciddi bir biçimde derhal harekete geçen tipler,
  • Son derece zayıf bir irade yapısına sahip olan ve harekete bir türlü geçemeyen uyuşuk tipler.

Bir meşguliyeti olmayan bireyin beyni, kısa bir zaman içinde gereksiz şeyler ile ilgilenmeye başlar. Hareketsiz bir yaşamın zevk vermediği kanıtlanmış bir biçimde bu tip insanların zevkleri bile artık onlara eziyet olarak gelmeye başlayacaktır. Bir insan yaşadığı hayattan zevk alabilmek için mutlaka ama mutlaka bir şeylere çaba göstermek sorundadır. Uzun çabalar sonucunda başarmış olduğunuz bir işin size vereceği haz ve mutluluk paha biçilmez niteliktedir. Bu başarıyı elde etmeniz sonucunda ise çabalamanın süreklilik getirmesi ve zamanla bu duruma alışarak çalışkan bir insan olmanız sağlanacaktır. Yapacağınız iş az bile olsa, devamlı olması iradenizi büyük bir oranda terbiye edecektir. Unutmamak gerekir ki, mutlu bir insan olabilmenin sırrı duygularını kontrol altına alıp yönetebilmek ve böylelikle de mutluk nedir ve nasıl oluşur bu durumları keşfetmiş olursunuz. Aklınızın gereksiz işlere kapılmasını önleyen çalışma eylemi, sizi zamanla son derece mutlu da etmeye başlayacak ve çalışmadığınız her an çalışmayı arayacaksınız. Çalışkan insan yalnız kalmayı ve kendi kendine bile yetmeyi severken, tembel insan kendisi gibi insanlar arama keşfine çıkar ve düşük seviyeli insanlar ile takılmaktan zevk alır. Geriye dönüp baktığında, hayatının son derece verimli geçtiğini görmüş olan insanlar yaşlılıklarında son derece huzurlu olurlar. Bu tip insanların hayatında keşkelere yer yoktur, çünkü o üzerine düşen tüm vazifeleri çoktan yerine getirmiştir. Bu konuda gençlik yıllarında, hiç durmadan arı gibi çalışıp, önemli işlere imza atan insanların hayatlarını araştırmak size son derece ilham kaynağı olabilir. Bize sunulmuş olan bu hayatta neleri doğru yaptığımıza ve neleri yanlış yaptığımıza, ne kadar yol kat-ettiğimize şöyle dönüp bir bakalım. Yalnızca bu soruların yanıtı bile sizi harekete geçirmeye yarar. Yaşamış olduğunuz her günden olumlu ya da olumsuz dersler çıkararak, tecrübeler edinmeye çalışın ve doğru davranış biçimleri, alışkanlıklar kazanmayı gayeniz haline getirin. Karmaşıklıklardan kaçarak, iç sesinizi dinlemeye bakın. Son derece fayda sağlayacak olan bu durumlarla beraber bol bol okuyun, araştırın, hayatınızda ne tür davranışların size zarar verebileceğiniz kestirin bolca akıl yürütün. Nefsinize hakim olabilmeye çalışın, zamanınızı idareli ve programlı bir biçimde kullanmaya özen gösterin. Genç bir birey olarak, çalışma arzunuzu verimli bir alışkanlık haline getirebilmeyi başardıysanız eğer, zihinsel olarak çok büyük başarılara ulaşmanız asla zor olmayacaktır. Her gün, bir sonraki gün için yapacaklarınızı planlamalı, başlamış olduğunuz işi bitirmeye özen göstermeli, yalnızca bir iş ile değil pek çok işle meşgul olarak zamanınızı boşa harcamamaya çalışın. İzlemiş olduğunuz bu adımlar büyük hayallerinize giden yolun ta kendisidir. Hayatın en önemli parçalarından biri olan sporu da ihmal etmemeli, devamlı zinde ve enerjik bir yapıda kalmanın yolu düzenli spor yapmaktan geçer. Vücuttan istenmeyen maddelerin de atılmasına olanak sağlayan spor, sağlığınıza da son derece fayda sağlayacaktır. Çalışmalarınızı aralıksız yapmak size son derece zarar verecektir, bundan kaçının. Daima ara vermeye özen gösterin, bu durum işlerinizin daha da verimli olmasını sağlayacaktır. Umutsuzluğa kapılmak sizi son derece olumsuz etkileyerek tembelliğe yol açar, bu yüzden düşüncelerimizin zihnimizi ele geçirmesine izin vermemeliyiz. Sonuç olarak, tüm dünyaya ses getirmiş olan bu kıymetli eser daima çalışmanın, uyuşukluktan kaçınmanın, ve devamlılığın muhteşem sonuçlar doğuracağını anlatmaktadır.

Kitabın Ana Fikri

Kitabın özetinden de anlaşılabileceği gibi, ana fikir zamanımızı boş yere harcamayı engelleyerek devamlı olarak çaba göstermeli ve bol bol çalışmalıyız. Özellikle gençlik çağında meydana gelen uyuşukluk ve isteksizliğimizin önüne geçerek, yaşlandığımızda geriye dönüp baktığımızda “keşke”dememeliyiz.

Kitabın Yazarı Hakkında Bilgi

İrade Terbiyesi romanı ile tüm dünyaya ses getirmiş olan Jules Payot, 10 Nisan 1859 senesinde Fransa’da doğmuştur. Akademik hayatı ile ilgili pek bilgisi olmayan bu kıymetli yazarın örgün eğitime son derece önem verdiği biliniyor. Hayatını bir üniversitede rektörlük yaparak devam ettiren Jules Payot, 1984 senesinde yayınlamış olduğu İrade Terbiyesi kitabı ile, dünyanın pek çok yerinde ses uyandırmıştır. Özellikle genç bireyler için, mutlaka okunması gereken bu kitap hala pek çok insanın büyük bir merak ile okuduğu kitaplar arasındadır.1939 senesinde hayata gözlerini yummuş olan başarılı yazar Jules Payot’un başlıca eserleri şu şekildedir:

  • İrade Terbiyesi
  • İrade Eğitim
  • İrade Gücü Ve Çalışma

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir