Küçük Prens eseri; dünya üzerinde en çok okunan kitaplar arasında yer alır. Bu nedenle Küçük Prens konusu bakımından da merak edilen bir yapıttır. Özellikle pek çok alanda, sosyal mecralar başta olmak üzere sözlerine sık sık rastladığımız eserin; özeti, konusu ve incelemesini merak edenler için hazırladığımız yazımıza başlıyoruz.
Küçük Prens yazarı Antonio De Saint-Exupery olan ve 1942 yılında yazılmış bir çocuk kitabıdır. İçeriğindeki kelimelerin sadeliğine karşın anlamındaki derinlik sebebiyle, hem yetişkinlere hem de çocuklara hitap eden özel bir eserdir. Edebiyat alanında bazı özel eserler; anlatımındaki naiflik ve küçük yaşlarda hitap edebilmesi nedeni ile çocuk kitabı olarak geçse de; yetişkinlerin de mutlaka okuması gereken eserler arasında yer alır.
Bunlardan birisi olan Küçük Prens dilimize çok akıcı ve güzel bir şekilde çevrilmiştir. Aynı zamanda eser ile ilgili önemli bir ayrıntı da, dünya üzerinde farklı dillere en çok yapılan 3. kitap olma özelliğidir. Toplamda satış miktarı 200 milyonu aşmıştır. Artık klasikler arasında değerlendirilen eser; yazarın deyimi ile ilk yazıldığı sırada 1000 sayfa civarındayken; daha sonra mükemmeliyeti yakalamak için kısa bir kitaba dönüştürüldüğü belirtilir.
Küçük Prens Özeti
Küçük Prens özeti kitap hakkında merak edilen unsurların başında gelir. Bu güzel eser her yaştan insanın kendine göre farklı bir çıkarımda bulunabileceği bir kitaptır. Öncelikle oldukça naif bir anlatım tarzı ve kurgusu olan kitabın ana hali oldukça kısadır. Bu nedenle özeti incelendikten sonra okunması tavsiye edilir.
Hikaye yazarın gözünden anlatılmaktadır. Kitaptaki baş karakterimiz uçakla çöle düşmüş olan bir pilottur. Ve çölde yalnız kalan pilotun, farklı gezegenden gelmiş olan Küçük Prens ile tanışma yolculuğu anlatılır. Bu karşılaşmanın ardından pilot ve Küçük Prens arasında bir resim muhabbeti geçer ve pilotun çizdiği resmi Küçük Prens hemen anlar. Resimlerini ilk defa anlayan birisi ile karşılaşan pilot şaşırır.
Ardından hikaye başlar. Küçük Prens B612 isimli gezegende yaşamaktadır. Çok sevdiği bir de gülü vardır. Küçük Prens farklı yerleri çok merak ettiği için; sevdiği gülünü arkada bırakır ve yeni bir serüvene başlar. Bu yolculuktan çok şey öğrenir. Kendi gezegeninde tek olan ve çok sevdiğim gülünden farklı bir gezegende bir sürü görür. Çok şaşırır ancak hiçbir gül bahçesini kendi sevdiğinin yerine geçemeyeceğini düşünür. Bunu şu şekilde açıklar: ‘ Çünkü o benim gülümdür.’ Küçük Prens geçirdiği maceralarının ardından kendi gezegenine döner. Tanıştığı pilot ise bu anıları yazar.
Küçük Prens Konusu
Küçük Prens konusu itibariyle de kitap severlerin dikkatini çeken bir içeriğe sahiptir. Eser kitap yazarının gözünden anlatılır. Öncelikle bu anlatım tarzı sebebiyle oldukça içten bir yapıya sahiptir. Aynı zamanda hikayenin ana kahramanı olan pilot uçağının bozulması sebebiyle çöle zorunlu iniş yapar. Bu bölgede farklı bir gezegenden gelmiş olan Küçük Prens ile tanışma macerası başlar. Daha sonra ikili arasındaki sohbetle beraber gelişen olaylar konu edilir.
İkili arasındaki diyaloglardan en dikkat çekenlerinden biri ise; tanıştıkları zamanki iletişimleri dir. Küçük Prens pilota bir koyun çizmesini söyler. Pilot ise bir boğa yılanı çizerek küçük prense verir. Küçük Prens’in cevabı ise pilot oldukça şaşırtır. Ondan bir boğa yılanı içinde fil çizmesini değil, kendisine bir koyun çizmesini istediğini söyler. Pilotun bu cevabı şaşırmasın sebebi ise; küçüklükten beri çizdiği bu resmi ilk defa anlayan birinin olmasıdır. Küçük Prens haricinde herkes, ona şapkaya benzer ve saçma bir resim çizdiğini söylerken; Küçük Prens pilotun yapmak istediğini hemen anlamıştır.
Bu şekilde ilginç diyaloglara konu olan ve orijinal bir yapıt olarak özellikle son yıllarda adından daha fazla söz edilen Küçük Prens; yazarın gözünden dünyayı anlama ve yorumlama çabası olarak; insana ait duygu ve düşünceleri oldukça iyi bir şekilde ifade eder. Küçük Prens olay örgüsü temel olarak yukarıda verilen bilgiler ışığında ilerler.
Küçük Prens İncelemesi
Her ne kadar ismi ile ve literatürdeki sınıflandırılmasıyla çocuk kitabı olarak bilinse de; Küçük Prens çocuk büyük herkesin seveceği özel bir eserdir. Bu eserde herkes kendinden bir parça bulabilir. Çünkü yazar oldukça geniş bir perspektiften konuyu değerlendirilmiştir. Alegorik dili ile dikkat çeken eserde her bir karakter; günümüzdeki bir insan tipini temsil eder.
Küçük Prens incelemesi dahilinde ifade edilebilecek en belirgin nokta ise; eserin bu dünyadan olmayan bir karakterin gözüyle ve bir nevi çocuk naifliği ile anlattığı hikaye; yetişkin olduktan sonra küçüklükteki hayallerini ve bakış açısını kaybeden insanları eleştirmektedir.
Bazı somut ve maddesel hırsızlara yenilerek; hayatın gerçek güzelliklerinin farkında olamayan insanları mecazi şekilde yansıtır. Bu kadar derinlikli bir konu işlemesine rağmen; pek çok özel eserde olduğu gibi dili oldukça sade ve akıcıdır.
Küçük Prens ana fikri temelde yukarıdaki konuları işler. Kitabın içeriğindeki ifadelerde tıpkı konusu gibi oldukça sade ve güçlü bir anlatıma sahiptir. Bu nedenle; artık dünya çapında çok sayıda çevrilmiş olan kitabın alıntılarını her yerde görmek mümkündür. Bir nevi yaşam rehberi gibi değerlendirilerek bu cümleler pek çok mecrada paylaşılır. Özellikle insanın gerçek manada görmek için gözden çok; bir yüreğe ihtiyacı olduğunu vurgulayan eşsiz bir eserdir.