Kitap olarak piyasaya çıkmadan önce bir dergide yayınlanmıştır. Yazarın roman olarak basılmasını istemesi üzerine roman olarak çıkmıştır. Oblomov, bir kitaptan ziyade gönderme olarak biliniyor.
Kitabın Konusu
Kitabın ana kahramanı Oblomov, bir terimin doğmasını sağlamıştır. Oblomovluk ifadesi romandan sonra çıkmıştır. Bu terim tembelliği, miskinliği, hayata karşı ilgisizliği temsil ediyor. Yapmak istedikleri şeyleri hiç yapmazlar. Hayal kurmaya bayılırlar hayalleri gerçekleşirse harekete geçmezler. Okuyanlar Oblomov’da kendisinden bir parça bulacaktır.
Kitabın Karakterleri
Oblomov: Sorumluluk sahibi olmayan biridir. Temel becerilerini hiçbir şekilde geliştirmemiştir. Hayattan bir beklentisi yoktur.
Olga: Kararlarından vazgeçmeyen, disiplinli ve sorumluluk sahibi biridir. Oblomov’un eski nişanlısıdır.
Andrey Stoltz: bir iş adamıdır. Sorumlukları ile yüzleşmeyi bilen, disiplinli ve çalışkan biridir. Oblomov’a her zaman destek olur.
Kitabın Özeti
Rusya’da çok zengin bir ailenin çocuğu olan Oblomov, bu zamana kadar hiçbir iş için ter dökmemiş, zorlanmamış bir adamdır. O kadar beceriksiz bir adamdır ki bütün işlerini hizmetçileri yapardı. Zamanını hatta hayatının büyük bir bölümünü yatak odasında geçiren Oblomov, bir takım projeler yapmak istemişti. Fakat onlar içinde herhangi bir şekilde kendini yormamıştı. Çünkü bu yaşına kadar hiçbir işini kendi yapmamış, hep başkalarını yapmıştır. Kıyafetlerini dahi kendi giymemiş, giydirmesi için Zahar adındaki uşağı görevlendirilmişti. Kendi kıyafetini bile giyemediği için tembelliğe alıştı. Oblomov ’un en iyi yaptığı şey işlerinin yapılmasını istemesi veya bitmesini beklemekti. Aslında bu durum Oblomov’un çok canını sıkıyordu. Bu durumun değişmesini umut etse de hiçbir şeyin değiştiği yoktu. Uyandığı her an kurmuş olduğu planları uygulamak için karar alır, o günü yeni bir sayfa gibi kabul eder. İçinde bulunduğu durumundan kurtulmak için tek yol olduğunu düşünür. Ancak bir türlü planlarını uygulayamaz. Kâhyası kendisini kandırıp dolandırdığını biliyor olmasına rağmen Oblomovka’nın yanına gitmez. Bu konu hakkında Oblomovka’ya mektup yazmaya bile üşenir. Kâhyası da Oblomov’un dolandırıldığının farkında olmadığını düşünerek kaldığı yerden dolandırmaya devam eder. Tembellik yaptığı için işleri hiçbir zaman yolunda gitmez ve bunun sebebinin de bahtsız olduğu için başına geldiğini düşünür. Tembel olduğu için elinde bulunan bütün topraklarını kaybeder ve durumu olduğundan daha kötüye gitmeye başlar. Sürekli bir sorunla karşı karşıya kalmaktan ızdırap ve acı çeker.
Oblomov’un beraber büyüdüğü Andrey Stoltz’ un babası Alman, annesi ise Rus’tur. Oblomov’a göre oldukça başarılı ve disiplinlidir. Okula da beraber gittiği Andrey Stoltz, Oblomov’un bütün kötülüklere ve olumsuz faktörlere karşı koruyup kollar, içinde bulunduğu durumdan onu kurtarırdı. Andrey Stoltz, yetisi güçlü, zorluklardan kaçmayan ve onların üstesinden gelmeyi bilen, çalışkan, başarılı ve sorumluluğu bilen ve ona göre davranan bir iş adamıdır. Kısacası Stoltz, babasının ve annesinin tüm özelliklerinin tek bir noktada toplanmış halidir. Ayrıca yalan söylemeyen ve dost olduğu kişiye karşı sadık olan Stoltz, herkesin kolay kolay bulamayacağı bir kişidir. Oblomov, Andrey ile arkadaş olduğu için çok şanslıdır.
Andrey, Oblomov’a Olga adında bir kız ile tanıştırır. Bir kız ile tanışmak Oblomov için oldukça büyük bir olaydır. Oblomov, hayattaki tüm şansını Olga’yla tanışmakta harcar. Olga’ya ilk görüşte âşık olur. Olga’yla zaman geçirdikçe ona daha çok bağlanır. Çok zaman geçmeden Olga’yla nişanlanır. Olga, Oblomov’un disiplinli ve işlerini kendi yapabilen biri haline getirmek için çabalar. Kararından kolay kolay vazgeçmeyen ve oldukça inatçı olan Olga, var gücüyle Oblomov’u değiştirmek için uğraşır. Ancak Olga ne kadar uğraşırsa uğraşsın Oblomov’u tembellik bir insan olmaktan kurtaramaz. Oblomov, evliliğin beraberinde getirdiği bir takım sorumlukları yerine getirmekte zorlanır ve genelde başarısız olur. Bu nedenden ötürü Olga’yla yollarını ayırmak ister. Ayrılmak istediğini de yüz yüze değil, mektup göndererek dile getirir. Olga, Oblomov’u çok sevdiği için bu ayrılık kararını kabul etmek istemez. Tekrar beraber olmak için elinden geleni yapar. Ancak Oblomov’u kararından döndüremez. Olga, çabuk pes etmeyen biri olduğu için etrafındakiler tarafından takdir edilir. Oblomov bu zaman kadar sorumluluk sahibi olmadığı için Olga’nın beklentisini karşılayamaz. Stoltz, onların bu durumuna çok üzülür. Onları bir araya getirmeye çalışsa da başarısız olur. Olga artık çok fazla yorulur ve pes eder. Bunun üzerine Stoltz ile evlenir. Oblomov ise sıradan alt sınıftan olan Pşenitsına adındaki kadınla evlenir.
Kitabın Yazarı
Rus asıllı bir yazardır. 18 Haziran 1812 yılında Simbirsk’te dünyaya geldi. En ünlü eseri Oblomov olarak biliniyor. Uzun yıllar boyunca memur olarak görev yapmıştır. 15 Eylül 1891 tarihinde Sankt’ta vefat etti.
Özet fena değil ama çok fazla bilgi hatası var.Mesela Ştoltz, Olga ile Oblomov’un ayrılmasında bir araya getirmek için bir çaba sarf etmez çünkü onun bu oylardan bir haberi yoktur.Oblomov’dan ayrılan Olga doktor önerisiyle Rusya’dan uzaklaşır ve Parise gider .Ştoltz da iş sebebiyle Paris’dedir ve tesadüf eseri bir mağzada Olga ve teyzesiyle karşılaşır.Ştotz, Olga ile uzun sohbetleri sırasında bu durumu öğrenir.Bunun gibi basit ama ince hatalar var.