Ahmet Rasim’in 1897 ve 1899 yılları arasında yazmış olduğu Şehir Mektupları, oldukça tanınmış bir eseridir. Şehir Mektupları Konusu genel olarak doğup büyüdüğü İstanbul’u kendine has üslubu ile dönemin sosyal, tarihsel ve siyasal dokusu içinde anlatmaktadır. Şehir Mektupları, geniş ve çok boyutlu konuları ile İstanbul tarihini eserinde bize yansıtır.
Şehir Mektupları Özeti
Ahmet Rasim Şehir mektupları eserinde yaşadığı şehri ve bu şehrin gündelik hayatını ve sosyal ilişkilerini ortaya koymaya çalıştı. Dört ciltlik eserin tamamında 450 mektup bulunur ve her mektup 1’ den 450’ ye kadar bir rakamla tanımlanmaktadır. Ahmet Rasim, mektuplarında İstanbul’ a yönelik sevgi ve hassasiyetini de sıkça hissettirmektedir. Şehir Mektupları Özeti kesitler halinde şu şekildedir,
1.Mektupta, anlatılmak istenen genel olarak okuyucunun kafasında bir İstanbul resmi çizmektedir. İstanbul’un vapurlarından, adalardan ve aynı zamanda Yenibahçe’de yapılan akşam gezintileri ve vişnelerin tadından söz etmektedir. İstanbul’un birçok parkından ve bahçelerinden, kokulu çiçeklerden meyvelere kadar birçok örnek içerir.
2.Mektupta, İstanbul’un boğazlarından, mesire alanlarına kadar İstanbul’un birçok şehir ve güzelliklerinden bahsetmektedir. Tasvirli yazılarla bilgilendirme yapar ve yazar, Haliç’ten, Sadabad’dan, Kağıthane’den söz eder.
3.Mektupta, misafirlikten bahseder ve ardından da onunla ilgili bir anısını anlatmaktadır. Yakın bir arkadaşla olan muhabbetini şehrin güzelliklerini ilginç olayları karşılaştırarak bahseder ve ilginç olayların merkezinde olmasından dolayı arkadaşına dem vurmaktadır.
4.Mektupta, Ahmet Rasim, şehir hayatına uyumu anlatır ve bunun yanında spor yaparak sağlıklı yaşamdan bahseder.
5.Mektupta, yazar kendi sağlık sorunlarına değinir ve şehirde hastalanmaktan ve göz doktorunda yaşadıkları olayları anlatmaktadır. Yaşamında şehrin monotonluğu ve yeniliklerinde önemli tespitlerde bulunmaktadır.
17.Mektupda, ramazan ve oruç tutanlar hakkında farklı değerlendirmeler yapmaktadır ve ramazan günlerinde oruç tutan günlerinden bahsetmektedir, şehrin zenginliklerini ve kültürel farklılıklardan bahsetmektedir.
30.Mektupda, çocukluk anılarına dair paylaşımlarda bulunur ve duygu düşüncelerle yüklü cümleler kurar genel olarak hatıralarını anlatır.
46.Mektupda köy hayatının bütün güzelliklerini kafanızda canlandırmanızı ve şehirde hayallerinden bahseder. Güzel bir tasvir sunarak şehir ve köy hayatını okuyucu zihninde kıyaslanmaya zorlar. Hayallerini anlatarak yazısına başlamaktadır.
Şehir Mektupları Konusu
Şehir Mektupları eseri ilk olarak 4 cilt olmak üzere 1896 yılında basıldı sonrasında ikinci baskısı ise 1912 ve 1913 yıllarında olmuştur ve Osmanlıca dilinde basıldı. Şehir Mektupları Konusu genel olarak,
- Şehir yazılarının ilk örneği Şehir Mektupları eseridir ve yazar bu yazıları yazdıktan sonra ilk olarak Malumat gazetesinde yayınlamıştır. Bu yazılar yazarın Malumat dergisinde çalıştığı yıllarda yani 1895-1903 yılları arasında haftalık ve gündelik altında yayınlanmıştır ve daha sonra bu yazılarını toparlayarak bir eser haline getirmiş
- Osmanlı son demlerini yaşarken İstanbul’u ve halkının yaşantısını mizahi ve ironik bir dil ile aktarmıştır.
- Şehir Mektupları türü
- Fıkra, sohbet ve deneme, türlerinin karışımı şeklinde olan bu mektuplar, yazarın kıvrak, canlı ve eğlendirici üslubu ile anlatılmıştır ve by eserde, mizahi bir ifade esprili bir dil, komik anılar ve fıkralar olaylarda da yer verilmektedir.
- Ahmet Rasim, kent yaşamını ve toplumu ince ayrıntılarını fark ederek ayrıntıları gerçekçi bir dile aktarmayı bilen bir yazar olmasıyla öne çıkmıştır. Kuvvetli ve gerçekçi gözlem gücü ile çok sayıda ve türde eser ortaya koymuştur ve konuda da bundan izler görmek mümkün.
- Çok yönlü bir yazar olarak tanından, Ahmet Rasim derinliği elden bırakmayan eserlerinde yüzeyselliğe düşmemeyi başaran usta bir gözlemcidir ve bu eserinde de bunu başarmıştır.
Şehir Mektupları İncelemesi
Ahmet Rasim, Şehir Mektupları edebi türü, kullandığı dil ile de özgün bir yazardır. İstanbul Türkçesini en güzel kullanan yazarlardan birisi olarak dikkat çekmiştir ve Ahmet Rasim, konuşma biçimiyle de bir farklılık yaratarak Türkçeyi oldukça güzel ve canlı bir şekilde kullanmıştır. Şehir Mektupları İncelemesi genel olarak,
- Eserlerinde deyimler oluşturmuştur, bu yüzden onun en dikkat çekici yönü üslubu olmuştur.
- Eser mahalli deyişlere de yer vermiş ve atasözlerine, halk deyişlerine kendi icadı olan söylemlere sahip bir yazar olmuştur.
- Yazar eserin döneminde olan siyasi çatışmaların ve edebi tartışmaların dışında kalmıştır hiçbir edebi akıma veya topluluğa dâhil olmayan yazar, kendi sınırını belirleyerek sınır içinde yazılarını yayımladı. Kendine özgü bir mizahi yönü olan yazar aynı şekilde kendine özel üslup ile İstanbul Türkçesi kullanarak sohbet havasında yazılar yazdı.
- Ahmet Rasim okuyucuları ile sıcak ilişkiler kurmuştur, canlı bir dille ve ironiyle yazdığı Şehir MektuplarıAhmet Rasim’in en çok sevilen eserlerinden birisi olmuştur.
- Şehir Mektupları eseri yazarın çocukluk yıllarını ve ömrünün büyük bölümünü geçirdiği İstanbul’u tüm yönleriyle anlatan anı türüne yakın bir eserdir ve içerisinde toplam olarak 217 Mektup’u bulunur.
- Şehir Mektuplar’ında yer alan metinleri karşısındaki bir insanlar sohbet eder gibi kaleme almıştır ve bu sebeple Şehir Mektuplarıdil ve anlatımı konusunda içten ve yalın bir dil kullanır.
- Ayrıca yazar, bazı mektuplarında kendi içsel dünyasından bahsetmektedir. Yazar bu eserinde dostlarıyla geçirdiği bir günü anlatırken aslında o zamanın İstanbul’unda sosyal ilişkiler hakkında ipuçları verir.
- Ahmet Rasim İstanbul’u ilk mektubunda İstanbul’un detaylarını kullanarak biçimsel olarak anlatmaktadır ve ayrıca yazarın dönemin siyasetinin ve ülkenin tarihi birikiminin nabzını tutarak düşünce dünyasına yönelik ipuçları da eserinde görülüyor.