Yonca Kız (Kemal Bilbaşar) Özeti, Konusu ve İncelemesi

1910 senesinde Çanakkale şehrinde dünyaya gözlerini açmıştır. Takvimler 21 Ocak 1983’ü gösterdiğinde İstanbul’da hayata veda etmiştir. 1929 senesinde Edirne Öğretmen Okulunu; 1935 senesinde ise Gazi Eğitim Enstitüsü Tarih Bölümünü başarı ile tamamlamıştır.

Uzun seneler tarih öğretmenliği görevini yerine getirmiş ve kitaplarında Batı Anadolu’daki küçük mahalle ve kasaba insanlarının hayatını ele almıştır. Yazarın en beğenilen kitaplarından birisi olarak kabul edilen Yonca Kız türü ise romandır.1960 senesinden sonrasında roman yazmaya daha öncelik vermiştir.

Yonca Kız Özeti

Yaşadıkları yer kasaba peri bacası azmanının üstünde olan, kadınları tezgâh başında duran, erkekleri şehir dışında çalışan kendi halinde bir kasabadır. Kasabanın çocukları ise oyun oynamak yerine sürekli halı dokurlar. Yonca, bir kış günü bu kasabada dünyaya gözlerini açmıştır ve babası ona şans getirsin diye bu ismi vermiştir. Yonca daha kırk günlük iken kasabaya yetkililer gelir. Buranın topraklarının kaydığını yakın bir yerde binalar yapılacağını ve buradaki halkın oraya taşınması gerektiğini söylerler.

Bu habere tüm kasabalılar sevinir ve inşaat başlar. Köydeki erkekler ilk defa mutluluktan şehir dışına gitmeyi bırakır ama inşaat bitince kasabaya kötü haber yayılır. Yalnızca 20 yılda 20bin lira verebilenler bu evde kalabileceklerdir ve köylü büyük bir hüsrana uğrar. Yonca’nın babası Mehmet ise mecburen çalışmaya şehir dışına gider ve aradan uzun zaman geçer. Mehmet’ten haber alınamamakta Yonca kız babasını büyük bir hasret ile beklemektedir.

Bir gün Mehmet beklenmedik bir vakitte gelir ve zengin bir akrabasını bulduğunu onuna yanına İzmir’e gitmelerinin gerektiğini söyler. Hemen toparlanıp İzmir’e doğru yolan çıkan aile, İzmir’i çok beğenmişlerdir ve burayı köyden çok farklı bulmuşlardır. Bunun ardından Mehmet ve ailesi teyzesinin oğlunun fabrikasına gider ama tüm çalışanlar onlar alaycı bir ifade ile bakarlar. Teyze oğlu İbrahim Bey’in odası çok güzeldir ama o da çalışanları gibi aileyi küçümser, kıyafetlerini değiştirmelerini ister.

Kıyafetlerini giyinip güzel bir köşke varırlar. Hizmetli Sultan Bacı onları güzel salona geçirir ve İbrahim’in annesi Ayşe onları güzel yüz ile karşılar. İbrahim karısı ve küçük kızı da odaya gelerek aileyi istemediklerini açıkça söylerler. Güzel yürekli Ayşe Hanım aileyi alarak hizmetlilerin kaldığı odaya götürür. Sohbet ettikleri esnada Mehmet’in annesi Melekten konu açılır. Melek Mehmet’in babasına kaçtığından dolayı babası onu evlatlıktan reddetmiştir ve Melek bir süre sonra hayata gözlerini yumar.

Belli bir zaman sonra aile iyice köşkün hizmetlileri durumuna gelmiştir ve bu Mehmet’in çok zoruna gitmektedir. Mehmet kapıcılık yapıyor, karısı Gonca ise köşkün temizliğini üstleniyordu. Bunun sonunda büyük bir kavga olur ve köşkten ayrılmak zorunda kalırlar. Ayşe Hanım onlara destek olacağını, her sıkıntılarında yardım isteyebileceklerini belirtir.

Gonca iş bulmuştur ama Mehmet yine kötü bir şeklide İbrahim’in fabrikasında kapıcılık yapmak zorunda kalır. Boğaziçi’nin üst tarlalarına yeni gecekondular yapılır ve oradan kendilerine ev alabileceklerini düşünürler. Mehmet İbrahim’den borç para ister ve İbrahim ona parayı beklenmedik şekilde verir. Mehmet bunun sonrasında bir haber işitir ve bu haber İbrahim’in ona miras kalan paraya el koyduğu haberidir. Mehmet buna inanmaz ve kafasında bir şüphe olarak kalır.

Mehmet evlerine musallat olan birileri tarafından vahim şekilde katledilir ve Ayşe Hanım, Gonca ve Yonca kızı kardeşinin evine yollar. Hatice Teyze ile çok iyi bir şekilde anlaşırlar ve deyim yerinde ise aile gibi olurlar. Hatice çok zengindir ve Yonca kızı tek varisi haline getirmiştir, ona çok iyi davranıyordur. İbrahim bunu duyunca delirir. Günlerden bir gün Yonca kız çingeneler tarafından kaçırılır ve Yonca kıza işkence ederler. Hatice Teyze mahvolur Yonca kızı her yerde arasa da bir türlü bulamaz.

Yonca kız bir şekilde kaçar ve olanları polise anlatır. Polisin araştırmalarına göre Mehmet’i öldüren de Yonca’yı kaçırtan da İbrahim’den başkası değildir ve İbrahim tutuklanır. Böylece Yonca ve ailesi huzur içinde yaşarlar. Yonca Kız özeti incelendiğinde çok güzel çıkarımlar yapabileceğimiz ve çok güzel ders alabileceğimiz bir eser olmayı başarmıştır diyebiliriz.

Yonca Kız Konusu

Küçük bir kız çocuğunun, Yonca kız, başından geçenleri anlatan, sürükleyici, etkileyici bir eserdir. Bu kitapta okuyucu, Yonca kızın başından geçen olayları görüyor ve empati kuruyor. Bunun üzerine Yonca’nın başından geçenlere çok üzülüyor ve artık ve mutlu olmasını istiyor. Kitapta Yonca’nın ve ailesinin yaşadığı hayat mücadelesi, geçim sıkıntıları, akraba olayları yer alıyor.

Yonca Kız konusu hakkında biraz daha konuşacak olursak Yonca kızın bu yaşam şartlarındaki davranışları, hayatın onu götürdüğü yerler tek tek gösteriliyor. Yonca kızın yolları Hatice teyze ile birleşiyor ve hayatı çok güzel şekilde değişiyor. Ama babası Mehmet’in akrabası olan İbrahim sürekli ailenin başına kötü kötü işler getiriyor ve kitapta bunu anlatıyor.

Yonca Kız İnceleme

Yonca kız Kemal Bilbaşar tarafından yazılmış ve yazara şöhretin kapılarını açmış çok sevilen bir romandır.  Kitabın sayfa sayısı 184 olarak kayıtlara geçmiştir ve bu kitap 9-12 yaş aralığı için uygun görülmüştür.

İşlediği temaları inceleyecek olursak; birey ve tema,  kişisel gelişim ve toplum hayatı kitabın işlediği temalardır. Yonca kız inceleme hakkında daha fazla detay verecek olursak aile, dayanışma ve mücadele temalarına da değinir diyebiliriz.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir